Avustralya'nın dinamizmi ve çeşitliliği arasında geçen başarılı bir kariyerin ardından, köyüne dönerek yeni bir hayat başlatan 63 yaşındaki Ali Yılmaz, 'süper meyve' yetiştiriciliği ile hem sağlıklı bir yaşam sürmeyi hedefliyor hem de ailesine ekonomik bir katkı sağlıyor. Uzun yıllar Avustralya'da inşaat sektöründe çalıştıktan sonra emekli olan Ali Yılmaz, doğup büyüdüğü köyde doğal ve sürdürülebilir tarım yöntemleriyle toprakla yeniden buluşmayı seçti.
Ali Yılmaz, Avustralya'daki yaşamının getirdiği deneyim ve bilgilerini köyüne taşımak amacıyla 'süper meyve' adı verilen organik ürünleri yetiştirmeye karar verdi. Bu tür meyveler, yüksek besin değeri, vitamin ve mineral içeriği ile tanınmaktadır. Yılmaz, ilk olarak açai, goji ve chia tohumları gibi besin değeri yüksek süper meyve çeşitlerini toprakla buluşturdu. Yüzlerce yıl boyunca geleneksel şekilde işlenmiş tarım yöntemlerinden yararlanarak, toprağın verimini artırmak ve sürdürülebilir bir ekosistem oluşturmak için özenle çalışıyor.
Projesine başladığı ilk günlerde karşılaştığı zorluklara rağmen Yılmaz, pes etmeyerek yerel halk ile iş birliği yapmayı ve deneyimlerini paylaşmayı seçti. Kendi kullandığı tarım yöntemlerini komşuları ile paylaşarak, köyde tarımsal yenilikleri yaymaya yönelik bir topluluk oluşturdu. Bu yaklaşımı sayesinde, köyde farklı tarım ürünleri yetiştiren birçok çiftçi bir araya geldi ve 'süper meyve' projesinin tanıtılması için ortak bir çalışma yaparak bölgenin tarımsal potansiyelini artırmayı amaçladı.
Yılmaz, köyde başlattığı bu projeyle sadece kendi geçimini sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda yerel ekonomiyi canlandırma hedefi taşıyor. Süper meyve üretimi, yurt dışından gelen talebe yanıt vermek ve köydeki istihdamı artırmak için büyük bir fırsat sunuyor. Yılmaz, bu meyvelerin organik olarak işlenmesi ve pazarlanması için yerel kadınlarla iş birliği yaparak onları da projeye dahil etti.
Ali Yılmaz, süper meyve yetiştiriciliği olarak bilinen süreçte, doğal gübreler ve pestisitler kullanarak organik tarım anlayışını benimsiyor. Yetişen meyveleri, hem yerel pazarlar hem de uluslararası online platformlar aracılığıyla müşterilerine ulaştırıyor. Bu süreç, hem lezzetli ve sağlıklı ürünler elde etmesine hem de köyün marka değerinin artmasına yardımcı oldu. Gelişen bu ticari başarı, köy halkının yaşam kalitesini artırarak sosyal dayanışmanın güçlenmesine olanak tanıyor.
Sonuç olarak, Ali Yılmaz’ın hayali olan doğayla bir bütün olarak, sürdürülebilir tarım yapma arzusu toplumda geniş yankı bulmuş durumda. Köyüne dönerken beraberinde getirdiği deneyimler ve bilgi birikimi, sadece kendisini değil, etrafındaki toplumu da geliştirmiştir. Yılmaz, bu başarı hikayesinin sadece bir başlangıç olduğunu, köyünde daha çok 'süper meyve' projesi başlatmayı ve daha fazla insanı bu yenilikçi tarım anlayışının parçası haline getirmeyi hedefliyor.
Ali Yılmaz’ın hikayesi, zorlukların üstesinden gelerek yeni ufuklar açmak için ilham verici bir örnek. Köylerin tarımsal potansiyeli ve insanların bir araya gelerek nasıl daha iyi bir gelecek inşa edebileceği konusunda birçok ders barındırıyor. Ali Yılmaz, geçirdiği yılların getirdiği deneyimi ve köklerine duyduğu bağlılık ile hem kendisi hem de çevresi için yeni bir yaşam tarzı yaratmış durumda.